İnsan ihtiyaçlarını karşılamak için yapılan tarımsal üretimde doğa kurallarına , ekolojik bütünün işleyişine uygun doğaya ve insanlara zarar vermeyen yöntemler kullanılarak yapılan üretim şekillerine verilen ad.
Bu üretim şekline, konvasiyonel, geleneksel, yaygın tarım olarak adlandırıldı. Ama uygulamaların; çevre, hayvan, bitki ve insan üzerinde olumsuz etkileri görülmeye başlandı.Toprağa ihtiyacını vermeden doping yaparak sürekli almak, aşırı işleme toprağın yapısının bozulmasına organik madde ve canlılığını kaybedip, besin dengesinin bozulması sonucu tuzlanma ve çoraklaşma gibi sorunları beraberinde getirdi. Bazı ileri görüşlü Avrupalı tarımcılar bu gidişatın durdurulmasına karar verdiler.Aslında bu fikiri ilk olarak 1910 yılında İngiliz Albert Howard ortaya attı. 1940 yılında yazdığı tarımsal vasiyetnamesinde,alternatif bir üretim şekli olan ekolojik tarım fikrini pekiştirdi. Daha sonra Alman Rodolf Steiner, İsviçreli Mualar ve Rusch, Fransız Lemaire ve Boucher ve felsefenin Avrupadaki diğer öncüleri oldu. 1970 yılındaki Rachel Carson'un 1962 yılında yazdığı Sessiz ilkbahar, adlı kitap kutuplardaki fokların kuyruklarında önemli miktarda DDT birikimine rastlanması dönüm noktası oldu.
Avrupalı bazı çiftçiler bilinçli tüketicilerin talep etmesiyle, Ekolojik, Biyolojik, Organik gibi değişik isimler verilen üretim şekline geçtiler. Amaç ürün miktarı değil kaliteli ve sağlıklı olması üretim sırasında çevreye zarar vermemekti. Önceleri yakın çevresindeki meraklıları tarafından tüketilen ürünler1980 yılından sonra ticari boyut kazanıp hızla gelişen dev bir sektöre dönüştü.
Ekolojik Tarımın Tanımı: İnsan ihtiyaçlarını karşılamak için yapılan tarımsal üretimde doğa kurallarına , ekolojik bütünün işleyişine uygun doğaya ve insanlara zarar vermeyen yöntemler kullanılarak yapılan üretim şekillerine verilen ad. Diğer bir deyişle tarımsal üretimde doğaya ve insana zararlı sentetik ve zehirli girdiler yerine doğaya ve insana zarar vermeyen doğan gübre ve ilaçlarla tarım şekli.
Ahirette 3 şey için yargılanacaksınız: Paranızı, Zamanınızı ve sağlığınızı nerede harcadınız?
Ekolojik Ürün: Ekolojik tarımla üretilen, üretimden tüketime tüm aşamalarda kontrol edilen ve sertifikalandırılan ürün.
Geleneksel (Konvansiyonel) tarımda kullanılan girdilerin Doğa ve İnsan üzerindeki Olumsuz etkileri: Konvensiyonel tarımla Ekolojik tarım ürünlerinin zararlarını ve faydasının karşılaştıralım Öncelikle ekolojik ürünle konvansiyonel ürün arasında tat, kuru madde, sertlik dayanıklılık arama, lif, vitamin ve mineral açsından farklıdır.
Bir örnek verirsek ekolojik elma Konvansiyonel elmaya göre ; - Fosfor miktarı bakımından %31,9 - Meyve etinin sertliği bakımından %14,1 - Teknik kalite ; yani ağırlık, Sertlik, şeker, asit, mineral,madde bakımından %14,7 - Lif olarak %8,5 - Fenol bakımından %18 - Duyumsal değerlendirmede %1,4 - Yaşamsal kalite endeksi bakımından %6,7 oranında yüksek değerlere sahiptir.
Bilim adamları tarih öncesi 30-40 metre boyunda bitki fosillerini incelediklerinde fosil bünyesinde yeryüzünde 107 elementten 104'ünü günümüz geleneksel tarımla toprağa makro elementlerden yalnızca Azot, Fosfor ve Potas verilmekte hem de sentetik olarak ama bunlar kadar önemli olan 26 tane iz element (Kalsiyum, Magnezyum, Demir, Bakır, Mangan, Çinko, Kükürt, Bor, Klor vs.) verilememektedir. Ayrıca toprağın PH (Tansiyonu)yüksek ve organik madde oranı düşük olduğu için bitki hazırdaki besin maddelerin de alamamaktadır.
Devamı Bölüm 3'te
Uyarı: Lütfen Çiçek Ansiklopedisi'ni kaynak göstermeden alıntı yapmayınız.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.