Grip ve soğuk algınlığı sonucu oluşan enfeksiyonlarda etken %90 virüslerdir. Grip, soğuk algınlığına neden olan 200 kadar değişik virüs tanımlanmıştır.

En sık görülen virüsler

- Rhinovirüsler %15-40

- Coronavirüsler %10-20

- Parainfluenza virüsü %5-10

- Respiratuar sinsial virüsler %6

Nezle ve grip kişiden kişiye bulaşır. Başlangıçda bu bulaşmanın damlacık enfeksiyonu ile yani aksırma, öksürme ile etrafa saçılan damlacıkların içindeki virüslerin havada kalması ile olduğu sanılmaktaydı. Ancak şimdi mevcut kanıtlar bulaşmanın virusu almış hastanın elinden hassas insanlara geçmesi ve hassas bireylerin de nazal (ağız-burun) mukozalarına sürmeleri ile olduğu yönündedir. Bu nedenle soğuk algınlığı ve nezlenin bulaşmasını engellemenin yolu ellerin sık yıkanmasıdır.

Yapılan araştırmalar havanın soğukluğunun grip ve soğuk algınlığı hastalığının başlaması ve seyretmesi ile ilintili olmadığını göstermiştir. Üstelik bu araştırmalara göre psikolojik stres, üst solunum yollarını etkilleyen alerjiler ve adet dönemlerinin hastalığa yakalanma riskini artırdıkları saptanmıştır. Grip ve soğuk algınlığına bir çok virüs sebep olabileceği için de vücut hiçbir zaman bu virüslerin tümüne direnç geliştiremez. Bu sebeple her sene tekrar tekrar soğuk algınlığı geçirilebilir.

Soğuk Algınlığı Belirtileri

- Ateş

- Baş ağrısı

- Eklem ve kas ağrısı

- Yorgunluk hissi

- Akan ya da dolu burun

- Hapşırma

- Bogaz ağrısı

- Gögüs doluluğu

Ne Yapmalı

Grip ve soğukalgınlığı için aşağıdaki durumlardan herhangi birinin görülmesi halinde ve belirtilerin 7-10 gün içinde geçmemesi durumunda mutlaka doktora başvurmak gerekmektedir.

- 39 C'yi geçen ateş

- Sürekli yada çok kıvamlı balgam üreten öksürük

- Nefes alırken ağrı

- Devamlı kulak ağrısı

- Şişmiş lenf bezleri

- Yutkunurken zorlanma

Tedavi

Grip ve soğuk algınlığında belirtiler giderilerek hasta rahatlatılır. Bazı ilaçlar birden fazla etken madde içermektedirler. Bu maddelerin ne olduklarını bilip sadece ihtiyaç duyulan etken maddeleri içeren ilaçları kullanmak gerekir. Ateşi düşürmek ve ağrıyı azaltmak için antipiretik ve analjezikler yani ağrı kesici ve ateş düşürücüler kullanılmaktadır. Hafif ve orta dereceli ateşlerin düşürülmesi için tüm dünyada 124 yıldır parasetamol güvenle kullanılmaktadır.

Hapşırık ve kaşıntı semptomlarını azaltmak için antihistaminikler kullanılmaktadır. Antihistaminikler birinci ve ikinci kuşak antihistaminikler olmak üzere iki grupda incelenmektedir. Birinci kuşak antihistaminikler uyku (sedasyon) yapma özelliğinde olduğu için çalışanların özellikle de trafikde bulunan kişilerin,dikkat gerektiren işlerde çalışan kişilerin kullanmadan önce dikkat etmeleri gerekmektedir.

İkinci kuşak antihistaminikler uyku hali yapmadıkları için daha güvenle tercih edilebilir. Grip ve soğukalgınlığı tedavisi için, içinde uyku hali yapmayacak antihistaminik bulunan Duact kullanılması hem iş gücü kaybını önleyecek hem de kısa sürede tedaviyi sağlayacaktır.  Burun tıkanıklıklarının giderilmesi ve üst solunum yollarındaki konjesyonu (tıkanıklığı) azaltmak için dekonjestanlar kullanılmalıdır. GlaxoSmithKline'ın grip ürünleri içindeki dekonjestan madde ppa değil pseudoefedrindir. www.kadincazayiflama.com

İki farklı türde öksürük vardır. Eğer balgamlı bir öksürük var ise balgamın sulandırılıp solunum yollarından atılabilmesi için ekspektoran içeren bir öksürük şurubunun kullanılması gerekir. Dünyada en yaygın olarak kullanılan ekspektoran madde guaifenesindir. Eğer kuru, gıcık yapıcı türde ve özellikle akşamları rahatsız eden bir öksürük var ise antitüssif özellikteki ilaçların kullanılması uygundur. Antitussifler beyindeki öksürük merkezini baskılayarak öksürüğün kısır

döngüsünü kırar ve öksürüğün sayı ve şiddetini azaltırlar.Dekstrometorfan içeren antitussifler kuru öksürüğün sayısını azaltan etkin madde olarak kabul edilmektedir

Yapılan Yorumlar

Henüz kimse yorum yapmamış.

Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.

Yorum Yapın

Güvenlik Kodu