Bitkiler de tüm canlılar gibi beslenir, gelişir ve ürerler. Çiçekli bitkilerin üreme organları çiçektir.

Çiçekli Bitkiler

Çiçekli bitkilerde üreme eşeyli olarak gerçekleşir. Tohum ilerde gelişecek olan bitkinin küçük bir taslağını yani embriyonu taşır. Çiçekli bitkilere aynı zamanda tohumlu bitkiler de denir.

ÇİÇEKLİ BİTKİLERİN ÖZELLİKLERİ1 – Üreme organı olan çiçek vardır.
2 – Kök, gövde ve yaprakları vardır.
3 – Gövde ve yapraklarında iletim boruları vardır.
4 – Eşeyli üreme ile çoğalırlar.

Çiçekler Tohumlarına göre iki gruba ayrılır.1) Açık Tohumlular
2) Kapalı Tohumlular

1) AÇIK TOHUMLULARAçık tohumlulara kozalaklılar da denir. Çünkü meyveleri kozalak şeklindedir. Tohumları meyvenin içinde saklı olmayıp, kozalak pulları üzerinde bulunan odunsu bitkilerdir. Odunsu bitki olduğu için düzenli iletim demetleri ve kambiyum vardır. Çok yıllıktırlar. Her zaman yeşildirler ve çoğu iğne yapraklıdır. Ormanları oluşturan ağaçların başında iğne yapraklılar gelir. İğne yapraklı olanları çiçek tozu üretir ve tohumların kozalaklarında taşır. Açık tohumlulara şu bitkileri örnek verebiliriz;

Köknar, ladin, ardıç en tanıdığımızı ise çamdır.sürekli karşılaştığımız çam ağaçlarından faydalanarak açık tohumluları anlatalım.

Türlerin çoğunda gövde kabuğu kalın, pürüzlü ve çatlaktır. Çam ağaçlarının yapraklarında ikiden fazla çenek bulunur. Genç çamların tacı genellikle konik, dalları yatay ve çevreli olabilirler. Bu tür bitkiler kuraklığa dayanıklı olmakla birlikte iyi gelişip çoğalabilmeleri için temiz hava ve bol ışığa ihtiyaç duyarlar.

Çoğalmaları ise; aynı ağaçta hem erkek hem de dişi kozalak bulunur. Erkek kozalaklar her biri iki çiçek tozu kesesi taşıyan çok sayıda verimli puldan oluşur. Dişi kozalaklarda her biri iki tane tohum taslağı taşıyan bir pulun altına yerleşmiş, sarmal dizilişli çok sayıda yaprak benzeri yapı vardır. Baharda ya da yaz başında çiçek tozu keselerindeki uzunlamasına yarıklardan çıkan çiçek tozları havada uçuşur. Havada uçuşan çiçek tozları dişi kozalakları pullarında birine konduğunda üreme süreci başlar. Çiçek tozu burada çimlenerek tohum taslağına doğru bir borucuk uzatır. Bu borucuğun içinde aşağıya doğru hareket eden spermalardan biri yumurta hücresini döller. Döllenmiş yumurta hücresinden tohum gelişir. Oluşan kanatlı tohumlar rüzgarda kolayca uçuşarak çevreye dağılırlar., toprağa düşüp uygun koşulları buldukları zaman çimlenmeye başlar ve kısa sürede genç bir bitki oluşur.

2) KAPALI TOHUMLULARBu bölümü oluşturan bitkiler en yaygın kara bitkileridir. Açık tohumlu bitkilerden farklı olarak, kapalı tohumluların tohum taslakları etli bir yumurtalığın içinde gelişir. Kapalı tohumluların üreme organları çiçekleridir. İğne yapraklılar genellikle rüzgarla tozlaşmalarına karşılık kapalı tohumlular tozlaşabilmek için bal özü taşıyan göz alıcı çiçekleriyle, böcekleri kendilerine çekerler. Çiçekler döllendikten sonra, tohum taslakları tohuma, yumurta meyveye dönüşür. Tohum meyvenin içinde bulunur.

Kapalı tohumlular Tek Çenekli ve Çift Çenekli olmak üzere ikiye ayrılır: Aşağıdaki tabloda özellikleri görülmektedir.

TEK ÇENEKLİLER1) Otsu bitkilerdir.
2) Yaprakları ince, uzun, şerit şeklindedir.
3) Yaprakları paralel damarlıdır.
4) Tohumda tek çenek bulunur.
5) Kambiyum yoktur.
6) İletim demetleri düzensizdir.
7) Kökleri saçak köktür.
8) Gövdeleri incedir.
9) Örneğin;Buğday, mısır, soğanlı bitkiler

ÇİFT ÇENEKLİLER1) Genellikle odunsu bitkilerdir.
2) Yaprakları geniş parçalıdır.
3) Yaprakları ağsı damarlıdır.
4) Tohumda çift çenek bulunur.
5) Kambiyum bulunur. (çok yıllıklarda)
6) İletim demetleri düzenlidir.
7) Kazık kök ve yan köklerden oluşur.
8) Gövdeleri kalındır.
9) Örneğin; Fasulye, elma, armut

************************************************************

Çiçekli bitkiler -Örnekli Geniş Bilgi-
Bazı bitkiler neden çiçek açarlar? Kendi açımızdan baktığımızda bu soruya güzel görünmek, güzel kokmak cevabı verilebilir. Ancak bu nedenler gerçek cevap değildir.
1.Çiçekli Bitkiler
Çiçek bitkinin üreme organıdır. Bitkiler çoğalmak için çiçek açarlar. Çiçekli bitkilerde diğer canlılarda olduğu gibi, çeşitli görevleri yapmak için değişik organlar vardır. Bu organlar kök, gövde, yaprak ve çiçektir.

Besin kaynaklarımızdan önemli bir kısmını oluşturan sebze ve meyveler çiçekli bitkilerdendir. Örneğin; elma, armut, portakal, vişne, kiraz, şeftali, kayısı, erik gibi meyveler; lahana, fasulye, ıspanak, pırasa, patates, soğan gibi sebzeler çiçekli bitkilerdendir.

Bitkinin Toprakla İlişkisini Kuran Kök
Bir bitkinin tohumu ekildiğinde, öncelikle kök gelişir. Daha sonra diğer organlar oluşur. Kök bitkiyi toprağa bağlayarak dik durmasını sağlar. Topraktaki su ve suda çözünmüş madensel tuzları emerek bitkiye kazandırır.

Kökün Görevleri
1- Bitkiyi toprağa sağlam bir şekilde bağlamak ve dik tutmak.
2- Topraktan su ve madensel tuzları emmek ve bunları gövdeye iletmek.

Kök Çeşitleri
Kökler şekil ve yapılarına göre ikiye ayrılırlar. Bunlar kazık kök ve saçak kök tür.

1- Kazık Kök
Bazı bitkilerde ana kök çok uzun ve kalındır. Yan kökler ise ana köke göre daha ince ve kısadır. Böyle köklere kazık kök denir. Örnek olarak fasulye, biber, papatya, yonca, bamya gibi bitkilerin köklerini verebiliriz.

2-Saçak Kök
Bitkinin gövdesinden çıkan ve hepsi aynı boyda olan köklere saçak kök denir. Örnek olarak soğan, buğday, arpa, yulaf, mısır gibi bitkileri verebiliriz.

Tohumdan Bitkiye
Topraktaki tohum ana kök oluşturur. Ana kök su emdikçe tohum içerisindeki embriyo etrafındaki hazır besinlerle beslenir. Su tohumda sıkıştırılmış ve paketlenmiş besinleri embriyonun emebileceği şekilde parçalar. Taslak geliştikçe daha fazla suya gereksinim duyar. Ana kök dallanarak yan kökleri oluşturur. En uç kısımda da emici tüyler oluşur. Emici tüylerin, suyu kuvvetlice emme özelliği vardır. Toprak içerisinde iyice dağılarak, kökün toprakla dokunma ve emme yüzeyini arttırır. Önlerine gelen taş, kaya gibi yapıları salgıladıkları asitli maddelerle parçalarlar. Bu arada bitki gövdesi gelişir, yaprak oluşmaya başlar.

Kazık kök ve saçak kök dışında farklı görevleri yerine getiren kök tipleri vardır.

Havuç, turp, şeker pancarı gibi bitkilerdeki kazık kökler besin depo edebilir. Bu köklere depo kök denir.

Duvar sarmaşığı gibi bazı bitkilerde,gövdenin duvar veya ağaç gibi yüksek yerler tırmanması için gövdeden çıkan tutunma kökleri vardır.
Özellikle uzun boylu bitkilerde bitkinin devrilmesini engelleyen destek kökler vardır.Mısır bitkisinde destek kökleri çok belirgindir.
Oksijence fakir bataklık gibi topraklarda yetişen deve tabanı gibi bitkilerde hava almaya yarayan hava kökleri vardır.Bu kökler aynı zamanda bitkinin zemine daha sağlam tutunmasını sağlar.

Başka bitkiler üzerinde parazit olarak yaşayan ökse otu ve çin saçı gibi bitkilerde sömürme kökleri vardır.

1-Bitkilerde Gövde Çeşitleri
Bitkide, kökten sonra oluşan ikinci organ gövdedir. Bitkilerin genellikle toprak üstünde bulunan kısmıdır. Gövde, bitkinin toprak üstünde görünen dal, yaprak ve meyve gibi kısımlarını taşıyan yapıdır.

Gövdenin Görevleri
1-Bitkiyi dik tutarak; yaprak, çiçek ve meyveleri taşır.
2-Kökün emdiği su ve madensel tuzları bitkinin tüm kısımlarına iletir.
3-Bitkinin yaprağında fotosentezle üretilen besini tüm kısımlara iletir.
* Patates ve yer elması nda olduğu gibi bazı gövdeler besin depo ederler.
* Kaktüs gibi kurak bölgelerde yaşayan bazı bitkiler de su depo ederler.
* Bazı yeşil gövdeler, sebzelerde olduğu gibi, fotosentez yapabilir ve besin üretebilir.
* Üzüm asma bitkisinde olduğu gibi bazı gövdeler bitkinin tırmanmasını sağlarlar.

Her gövdede bir ana gövde ile bu ana gövdeden çıkan dallar bulunur. Bitkilerin görev, çeşit ve özelliklerine göre gövde çeşitleri vardır. Bu çeşitlilik özelliğine, iklim ve ortam şartlarına bağlıdır.

Buğdayın ve kırlarda yetişen otların gövdesiyle, bir çam ağacının gövdesini hiç karşılaştırdınız mı? Bitkilerdeki gövde yapılarını karşılaştırdığımızda iki çeşit gövde yapısı olduğunu görürüz. Elma, çam, ceviz gibi uzun yıllar yaşayan bitkilerde odunsu gövde vardır. Fasulye, mısır, domates gibi yıl içerisinde sadece belli bir sezon yaşayan bitkilerde otsu gövde vardır.

Otsu ve Odunsu Gövdeler:
Genellikle ilkbaharla birlikte yeşeren,sonbaharda sararıp kuruyan,kışın ise yok olan gövdelere otsu gövde denir. İnce, zayıf gövdeleri olan otsu bitkiler 1-2 yıl yaşarlar. Fasulye, mısır, ıspanak gibi sebzelerle; yonca, çayır çimen otları gibi bitkiler otsu gövdelere örnek olarak verilebilir.

Otsu bitkiler, yer altı gövdeleri ve yer üstü gövdeleri olmak üzere iki tip gövde yapısına sahiptir.

1-Otsu GövdelerYer Üstü Gövdeleri
a-Sarılıcı gövde:Örnek; sarmaşık, asma, fasulye
b-Sürünücü gövde:Örnek; çilek, karpuz, kavun
c-Dik gövde:Örnek; gül, zambak
d-Kısa gövde:Örnek; havuç, turp

Yer Altı Gövdeleri
a-Rizom gövde:Örnek; iris (mührü süleyman), manisa lalesi, ballı baba
b-Yassı gövde:Örnek; soğan, sarımsak, pırasa
c-Yumru gövde:Örnek; patates

Otsu gövdeler sadece bir sezon yaşayıp ölen bitkilerde görülür. Bu bitkilerdeki gövdeler, zayıf, sulu ve yeşil olurlar. Bitki sadece yapraklarıyla yapacağı fotosentez le yetinmeyip gövdesiyle de yapar. Bu şekilde kısacık bir zamanda çok zengin bir besin deposu hazırlanmış olur. Domates, patlıcan, lahana, karpuz, kavun gibi birçok örnek verebiliriz.

2-Odunsu Gövde
Ağaçlarda olduğu gibi, çok yıl yaşayan bitkilerin sağlam ve sert yapılı gövdelerine odunsu gövde denir. Odunsu gövdeli bitkiler, gövdeleri her yıl biraz daha kalınlaşarak ve boyuna uzayarak büyürler. Gövdeleri sert kalın ve dayanıklıdır. Gövdede bulunan hücrelerin, çeperlerinde odun özü birikir. Odun özü bitkiye sertlik ve sağlamlık verir. Elma, armut, şeftali, kiraz gibi meyveli ağaçlarla, çam, söğüt, kavak gibi meyvesiz ağaçlar odunsu gövdeli bitkilerdir.

Gövde TürleriSürünücü Gövde
Bazı gövdeler toprak üstünde sürünerek gelişir. Kavun, karpuz, kabak, salatalık gibi bitkiler zayıf ve uzun olan gövdeleriyle toprak üzerinde dik duramaz, ancak sürünerek gelişirler.

Etli Gövdeler
Kaktüs gibi kurak ve sıcak yerlerde yaşayan bitkilerde gövde, etli bir yapıdadır ve su depo eder. Bitki bu şekilde depo ettiği su ile zaman yaşayabilmektedir.

Yumru Gövdeler
Patetes bitkisinin hem yer altında hem yer üstünde gövdeleri vardır. Yer altındaki gövde yedek besin depo eder. Bu tür gövdelere yumru gövde denir.

Yassı Gövdeler
Soğan, sarımsak, lale ve pırasada gövde kısa ve yassıdır. Bu tür gövdeler yassı gövdelerdir.

Yer Altı Gövdeleri
Bu gövdelere rizom adı da verilebilir. Manisa lalesi, ballı baba, iris gibi bitkilerde gövde toprak altında ve yüzeye paralel olarak uzanır. Belirli yerlerden tomurcuk oluşur ve toprak üstüne çıkar.

Otsu gövdeler tek yıllık, odunsu gövdeler ise çok yıllık bitkilerdir. Odunsu gövdelerin dış kısmında mantar tabakası bulunur. Gövdenin kahverengi görünmesini sağlar ve gövdeyi dış etkilerden korur.

Odunsu Gövdelerde Yaş Halkaları
Odunsu gövdeli bir bitkinin gövdesi kesildiğinde merkezden çevreye doğru genişleyen halkalar görülür. Bu halkalara yaş halkalar denir. Yaş halkaları her yıl oluşan iletim borularının oluşturduğu tabakadır. Bitkinin yaşı yaş halkalarına göre belirlenir.

3-Doğanın Enerji Dönüşümü ve Besin Kaynağı Yaprak
Bitkinin gövde ve dallarına bağlı, genellikle yeşil renkli, yassı organlardır. Yapraklar gövde üzerine dizilirken birbirinin üstünü örtmezler. Böylece güneş ışığından tüm yapraklar en iyi şekilde yararlanır.

Odunsu gövdelerde kambiyum tabakası bulunur. Kambiyum otsu gövdelerde bulunmaz.

İletim DemetleriBitkilerde iki tür iletim demeti vardır. Bunlar soymuk boruları ve odunsu borulardır.

Soymuk boruları: Yapraklar tarafından üretilen besin maddelerini tüm vücuda dağıtan yapılardır. Canlı hücrelerden oluşmuştur.

Odunsu boruları: Önceden canlı olup, daha sonradan ölerek içi boşalmış hücrelerden oluşurlar. Kök tarafından alınan su ve mineraller bitkinin diğer kısımlarına odunsu borularla taşınır.

Tomurcuk- KulakçıkYaprak kını ile dal arasında tomurcuk vardır. Bazı bitkilerde yaprak kınına bağlı, yaprağı andıran çıkıntılar vardır. Gül ve bezelye de açıkça görülebilen bu yapılara kulakçık denir.

Yaprak üç kısımdan oluşur;
1-Yaprak kını:Yaprak sapını gövdeye bağlayan şişkince kısma denir.
2-Yaprak sapı:Yaprak ayasını gövdeye bağlayan kısımdır.
3-Yaprak ayası:Yaprağın geniş ve yassı olan kısmına denir. Ayanın üst yüzü parlak ve düz, alt
yüzü ise damarlanmış şekilde görülür.

Yaprak ÇeşitleriYapraklar, dallara dizilişlerine ve yaprak aylarının yapılarına göre iki ana grupta incelenir. Yaprak ayası tek parça halinde olan yapraklara basit yaprak denir. Yaprak ayası çok parçalı ise bileşik yaprak denir.

Basit yapraklar aya şekline göre çeşitli şekillerde incelenirler;
-Oval (kayısı)
-Şeritli (buğday)
-Yuvarlak (ayva)
-İğne biçiminde (çam)
-Spatül şeklinde (söğüt)

DİKKAT!!!!!!
Üst epidermis tabakasının üzerindeki mumsu tabaka yaprağın su kaybını önler. Yaprak devamlı güneş ve rüzgarla karşı karşıya kaldığından bu ölü tabaka bulunmasaydı yaprak yaşayamazdı.

Mumsu tabaka ve üst epidermis tabakası transparan yani ışığı geçirir özelliktedir. Böylece alt tabakalar da fotosentez yapabilir.

Yaprağın Görevleri1-Fotosentez yaparak besin üretir.
2-Solunum yapar.
3-Terleme yaparak fazla suyu ve atık maddeleri dışarı atar.

Yaprağın YapısıBir yaprağı mikroskopta incelediğimiz zaman şu kısımlar görülür:

1-Üst Epidermis:
Hücreler çok sık dizilmiş durumdadır. Görev yaprağı dış etkilere karşı korumak ve güneş ışınlarını alt tabakalara geçirmektir. Üzerinde ölü mumsu bir tabaka vardır. Üst epidermis hücrelerinde kloroplast olmadığından fotosentez yapamazlar.

Üst epidermisin altında bulunan hücreler sıkı bir dizilişe sahiptir. Bu hücrelerde kloroplast bulunur ve üzerlerine ışık düştüğünde fotosentez yapabilirler.

Bitki yaprağında, topraktan gelen su ve havadan alınan karbondioksit güneş ışığı sayesinde birleştirilir. Bunun sonucunda besin ve oksijen açığa çıkar. Fotosentez adı verilen bu olay sonucunda üretilen besin ve oksijen bütün canlıların yaşaması için gerekli en önemli maddelerdir.

Karbondioksit + Su Besin + Oksijen

Fotosentez sonucunda besin, bitkinin kök, gövde ve yaprak gibi kısımlarına depo edilir. Bitkiler bu besinlerin çok az miktarını kendi hayatlarını devam ettirmek için kullanır. Depo edilen besinler çoğunlukla diğer canlılar tarafından kullanılır. Fotosentezin gerçekleşmesi için ortam sıcaklığı, su ve ışık çok önemlidir. Su olmadan bitkiler yaşayamaz. Soğuk ortamda fotosentez hızı düşer. Işık olmayan ortamda fotosentez olmaz.

Mumsu tabaka ve üst epidermis tabakası ışığı geçirir özelliktedir. Böylece alt tabakalar fotosentez yapabilir.

2-Süngerimsi Tabakalar
Her hücrede kloroplast vardır. Fotosentez yaprağın bu bölümünde gerçekleşir.

3-Alt Epidermis
Yaprağın alt kısmında dış yüzeyini örten hücreler arasında stoma adı verilen yapılar vardır. Stomalar iki hücrenin bir araya gelmesi ile oluşan yapılardır. Bu iki hücreye de stoma hücreleri denir. İki hücre arsındaki boşluğa ise stoma açıklığı denir. Stomalar bitkinin gaz alışverişlerini ve terleme ile bitkinin yapısındaki su miktarını düzenlemekle görevlidir.

Bazı Yaprak Çeşitleria-Besin depo eden yaprak: Soğan, lahana ve marul bitkilerinde olduğu gibi bazı bitkilerde yapraklar etlenip besin depo edecek yapıdadır.
b-Diken yaprak: Sıcak yerlerde, özellikle çöllerde yaşayan bitkiler suya aşırı ihtiyaç duyar. Diken şeklindeki yapraklar terleme olayını azaltır. En güzel örnek kaktüstür.
c-Sülük yaprak: Bezelye ve burçak gibi bitkilerin yaprakları, gövdenin çıtalara tutunmasını sağlayacak yapıya sahiptir. Bunlara da sülük yaprak denir.

4-DOĞAYA GÜZELLİK KATAN ÇİÇEKÇiçekli bitkilerde kök, gövde ve yapraklardan sonra en son oluşan organ çiçektir. Çiçek bitkilerin üreme organıdır. Çiçek 4 ana kısımdan oluşur.Bunlar dıştan içe doğru
1-Çanak yaprak
2-Taç yaprak
3-Erkek organ
4-Dişi organ


Bu bilgiyi ekleyen:
Sadık sdk_kjk_97@hotmail.com

Önceki
Önceki Konu:
Bitki Gurupları
Sonraki
Sonraki Konu:
Çiçeksiz Bitkiler

Yapılan Yorumlar

Henüz kimse yorum yapmamış.

Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.

Yorum Yapın

Güvenlik Kodu